Sınav dönemi zordur. Bir yandan gelecek kaygısı yaşarken bir yandan da büyümeye çalışırsın. Kendini geliştirmek, sevdiğin şeylerle ilgilenmek istersin ama ilk durum genel olarak daha ağır basar. Tamam, şu an kendine istediğin kadar zaman ayırmak biraz zor, ama yine de bazen durup nefes almak gerekiyor.
Bu yüzden de sizlere molanızda, dolmuşta-otobüste okuyabileceğiniz, sizi rahatlatacağını düşündüğüm bazı kitap önerilerinde bulunmak istedim. Zira yaşadığım problemlerin şeklinden bağımsız, okurken keyif aldığım eserler oldular ve bence bu dönemlerde bu tarz şeylere normalden daha çok ihtiyacınız var.
Umarım kafanızın dağılmasını ve en önemlisi, bir anlık da olsa sizi olduğunuz yoğun gerçeklikten çekip almaya yardımcı olurlar.
Uç Artık – Etgar Keret
Evsizlerle sokaktaki sıradan insanların arasındaki ilişkinin net kuralları vardır; kibar konuşulur, gözlerin içine bakılmaz, ad sorulmaz ve yirmi dolardan fazla verilmez. Normal cömertlik sınırı yirmi dolardır, daha fazlasını vermek dikkat çekme, etkileme çabasıdır ve parayı alanı ‘Hanımefendi, siz harikulade bir insansınız,’ demek zorunda bırakır, aksi durumda nankör durumuna düşer.
Uç Artık, Çağdaş Edebiyatın kara mizah konusundaki -bence- en önemli ismi Etgar Keret’in Türkçe’deki son kitabı. Bazen yaşadığımız olağan şeylere garip bir bakış açısı katan yazar, bazen de bizi hiç olmadığımız yerlere götürüyor ve bu kitabında da yine gülecek birçok malzeme veriyor bize. Bunu yaparken de bir yandan empati kurmaya olanak sağlıyor. Dikkatli bakarsanız sayfa aralarında bir karakterde kendinizi görebilirsiniz -karakterler ne kadar garip olsa da!
Hayat istediği kadar zor, kötü ve acımasız olsun, niye bunlara gülemeyesin ki? Ya da neden bunları kabullenip hayatına devam etmeyesin ki? İşte bu kitap biraz da bununla alakalı. Unutmayın, hepiniz şu an hayatın biraz daha zor kısmını yaşamaktasınız, ama hayatın her zaman güzel yanları da vardır, o yüzden gelin bu duyguların kötülüğünden çok komikliğini düşünelim. Pişman olmayacaksınız.
Uç Artık
Etgar Keret
Siren Yayınları
173 Sayfa, 2019
Çeviren: Avi Pardo
Kör Nişancı – Kurt Vonnegut
Ben hayata yakalandım. Can bulup dünyaya geldim. Ben de farklılaşmış bir hiçlik tutamıydım, derken durup dururken küçük bir gözetleme deliği açılıverdi.
Kara mizah deyince akla gelen ilk isim olan Kurt Vonnegut bu kitabında bizi kendi kitaplarından bilinen hayali kasabası Midland City’ye götürüyor. Çocukluğunda işlediği bir “cinayet” ve bunun izlerinden kurtulamayan Rudolph Waltz’un geçmişi ile hesaplaşmasına tanık oluyoruz.
Kitap, dönemin Amerika’sının taşlamalarıyla dolu. Her şeyin sahte olduğunu yüzlere komik ve hicivli bir dille vuruyor yazar. 2. Dünya Savaşı, Nötron Bombaları, Cinayetler ve tesadüflerle dolu bu kitap, sizi kendi gerçekliğinizden alıp başka, büyük ihtimalle daha kötü ama daha eğlenceli bir gerçekliğe götürecek.
Kör Nişancı
Kurt Vonnegut
Can Yayınları
256 Sayfa, 2016
Çeviren: Handan Balkara
Varolmayanlar – Doğu Yücel
Artık bir birliğimiz var. Bir ismimiz yok, birçok ismimiz var. Hayalciler… Sıfırlar… Varolmayanlar… Yoklar… Yarım yamalaklar… Hayalperestler… Olmayanlar… Hiçler… Biz onlar gibi değiliz!
20 yaşındaki Erhan’a onu en çok heyecanlandıran kitabı sorsaydınız cevabı Varolmayanlar olurdu. Hayal kurmanın önemini anladığım yaşlarda tanıştığım kitaplardan biriydi bu ve bu kitaptan halen çok şey öğrendiğimi düşünüyorum. Mükemmel bir konu ve mükemmel bir işleyiş ile gerçekten okura mükemmel duygular yaşatabiliyor.
Hayal etmenin ne kadar güçlü olduğunu gösteren bu kitap, bir iş adamının hayalciye dönüşmesini anlatıyor. Hayatındaki tek problemleri tutulduğu migren problemleri olan dakik bir adamın başına gelenler sizi çok heyecanlandıracak.
Okuduğumda kendimi çok kötü hissettiğim bir dönemdi ve üzerimde mükemmel bir etki bıraktı ve bu yüzden hep iltimas geçeceğim bir kitap olarak kalacak.
Varolmayanlar
Doğu Yücel
Doğan Kitap
440 Sayfa, 2011
KİTAP ÖNERİLERİ BONUSU: Normal İnsanlar – Sally Rooney
İnsan acımasızlığa uğradığında kendisi hakkında derin bir bilgiye sahip olmuyor; ama birine karşı zalimleşmeye görsün, asla unutamayacağı bir şey öğreniyor.
Biliyorum, gençlik olarak bireyselliğimize daha değer verir olduğumuz bir dönemde Y, Z kuşağı gibi genelleme tanımlardan hiçbirimiz hoşlanmıyoruz ama işte, birileri var ve böyle genellemeleri seviyorlar. Bu kitap da işte bizim kuşağımızın sıradan hikayelerinden birini işlemekte.
Connell ve Marianne, küçük bir şehirde yaşayan iki genç. Biri çok popüler ve sevilen bir tip iken, diğeri dışlanmış, arkadaşı olmayan sessiz bir tip. Lisedeki son senelerinde başlayan arkadaşları, üniversite yılları da dahil olmak üzere kayıt altına alınıyor. Arkadaşlık ve aşkın iç içe olduğu bu kitap, bir büyüme hikayesi. Hepimizi de bir noktada yakalayabilecek, bizim kuşağımızı bize anlatan bir kitap.
Bahsettiğim diğer kitaplar gibi olmadığını söyleyeyim, size herhangi heyecan ve uzaklaşma vadedemiyorum ama yine de kesinlikle okumanızı öneriyorum. Bazen bir şeyleri başkalarının ağzından duymak istersiniz ya sübjektifliğinizi kaybetmek için, bu kitap işte bunu sağlayacak size. Hisleri iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin diye ayırmak pek doğru bir şey değil, o yüzden sadece “yoğun hisler” bırakacağını söyleyerek sözlerimi sonlandırıyorum.
Normal İnsanlar
Sally Rooney
Can Yayınları
264 Sayfa, 2019
Keyifli okumalar!
Universkop Not: Diğer kitap önerileri için tıklayınız.