Dünya çapında üniversiteleri en kapsamlı olarak değerlendiren QS Dünya Üniversite Sıralaması, 2020 sıralamasını yayınladı. Listenin en başında MIT, Stanford, Harvard gibi üst seviye ABD üniversiteleri var.
2020 QS Dünya Üniversite Sıralamasında Türk Üniversiteleri nerede?
2020 sıralamasında ilk 500’e Türkiye’den sadece Koç Üniversitesi 451. olarak girebilmiş. İlk 500 sonrası üniversiteler 10’arlı eşit dilimler halinde yayınlanmış ve Bilkent 501-510 bandında, Sabancı 521-530 bandında, ODTÜ 591-600 bandında yer alıyor. Boğaziçi ve İTÜ ise 651-700 bandındalar. Ankara, İstanbul ve Hacettepe Üniversiteleri ise 801-1000 bandında yer alıyor. Sıralama düştükçe sıralamanın hassasiyet oranı azalıyor ve bant genişlikleri büyüyor.
QS Dünya Üniversite Sıralaması sayfasında hem aynı üniversitenin farklı kriterlerdeki aldığı puanları o üniversitenin geçmiş yıllardaki performansına göre değerlendirebilir hem de iki üniversiteyi 2017-2020 performansları arasında karşılaştırabilirsiniz.
QS Dünya Üniversite Sıralamasında en iyi Türk üniversiteleri bile son 5 yılda maalesef sistematik olarak daha kötü sonuçlar elde ediyor.
QS 2020’nin değerlendirme kriterleri neler?
- Akademik İtibar Anketi
- İşveren Anketi
- Akademisyen / Öğrenci Oranı
- Öğretim Üyesi Başına Düşen Atıf Sayısı
- Uluslararası Akademisyen Oranı
- Uluslararası Öğrenci Oranı
QS akademik itibar sıralaması yaparken üniversitelerin eğitim ve araştırma alanları ile ilgili soruları içeren bir anketi 94.000 uzmana; işveren anketini de endüstriden 45.000 kişiye uygulayarak her iki alanda dünyanın en kapsamlı çalışmasına imza atıyor.
Akademisyen/ Öğrenci oranının doğrudan eğitim kalitesini belirleyeceğini düşünen QS, üniversitenin toplam puanının yüzde yirmisini buraya ayırıyor ve kanımca hata ediyor. Toplam akademisyen sayısı, açılan dersler ve disiplinler arası çalışmalar için kıymetlidir. Akademisyen öğrenci oranı önemli olsa da tek başına iyi bir eğitim verildiğinin belirtisi olarak kabul edilemez. Sonuçta burası üniversite; beklentimiz etüt merkezi ile aynı olmamalı.
Times Higher Education gibi QS de Elsevier’in Scopus veri tabanını kullanıyor ve yazarın kendi çalışmasına yaptığı atıfları yok sayıyor. Öğretim üyesi başına düşen atıf sayısında QS bir normalleştirme sistemine gidiyor. QS farklı alanların yayın çıkarma kültürlerinin birbirlerine benzemediğini vurguluyor. Çok yayın yapılan ve çok atıf alınan bölümleri (veya disiplinleri), çok az yayın çıkan veya çok az atıf alınan bölümlerle bir tutmuyor. 2015 yılı itibariyle yapılan atıfların neredeyse yarısının doğa bilimlerinden geldiği düşünüldüğünde bunun yerinde bir karar olduğunu söyleyebiliriz. QS adil bir şekilde değerlendirmeyi başardığı araştırma kısmına sadece %20 pay veriyor. Ancak üniversitenin en önemli çıktısı olan araştırma başlığı için bu oran biraz düşük. .
Son olarak QS yabancı öğrenci ve akademisyenleri uluslararası olmanın en önemli göstergesi olarak sayıyor ve bu iki kritere toplamda %10 pay ayırıyor.
Sadece üniversitelere değil bölümlere göre değerlendirme yapmak da mümkün
QS listesinde ortalama sıralamayı gördüğümüz üniversitenin profiline baktığımızda o üniversitenin hangi alanda dünyada kaçıncı olduğunu da görebiliyoruz. Bunun için QS WUR by subject ranking sekmesini tıklamak ve alan seçmek yeterli.
ODTÜ’nün 2020 genel sıralamasında 591-600 bandında olduğunu söylemiştik. Şimdi bir kaç bölüme bakalım:
YKS’ye sıralamasına göre gerilerde olan Eğitim Fakültesi, İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık bölümlerinin; YKS’de ilk 2000’den öğrenci alan Elektrik-Elektronik ve Bilgisayar Mühendisliği bölümlerinin dünya sıralamasında önünde yer alması da ilginç bir ironi olsa gerek. Bu farklılıkların üniversite tercih sürecindeki öğrenciler için anlamı:
1. Sadece üniversite hakkında genel fikirler ve bir bölüm hakkında genel fikirler bize yeterli bilgi sunmaz. A üniversitesinin B bölümü özelinde bilgiye erişmek önemlidir.
2. Üniversitede bir bölüm daha yüksek puanla giriliyor diye daha iyi olmuyor.
Bir diğer sıralama kuruluşu The Higher Education (THE) sıralamalarına ulaşmak için bu yazımızı ziyaret edebilirsiniz.