Akran zorbalığı nedir?
Akran zorbalığını, çocuk ya da ergenlerin aynı yaş grubundan kişilere sözel, fiziksel ya da davranışsal şiddet uygulaması olarak özetleyebiliriz.
Üniversite sınavına hazırlanan öğrenciler için artık sanal ortamlarda da akran zorbalığının etkilerini görebiliyoruz.
Hangi durumlar akran zorbalığına örnektir?
Başkalarının kişisel alanlarına müdahale etmenin, fiziksel özellikleriyle ilgili yorum yapmanın, eşyalarına zarar vermenin hatalı bir davranış olduğunun artık hepiniz farkındasınız. Peki daha kötüsünü sürekli yaptığınızın farkında mısınız?
Sınava hazırlanan bir arkadaşına; “benim konularım bitti sen daha bitiremedin mi?”, “bu soru senin seviyenin üstünde, sen çözemezsin” ya da “sen tıp kazanamazsın, hedefini küçült” gibi cümleler kurmak akran zorbalığı olarak tanımlanabilir.
İyi niyetle de yapılmış olsa bu tür yorumlar sınava hazırlanmanın gerginliği ile boğuşan öğrencilerin psikolojik olarak yıpranmalarına ve motivasyonlarının düşmesine neden oluyor.
Sosyal medyada karşımıza çıkan; “günde 300 soru çözmeden sınav kazanılmaz”, “X yayınını çözmeden sınav kazanılmaz” ya da “günde 10 saat çalışmadan olmaz” gibi cümleler de çoğu öğrenciyi aynı şekilde olumsuz etkiliyor.
Arkadaşlarıma akran zorbalığı yapıp yapmadığımı nasıl anlarım?
Biri hakkında yorum yapmadan ya da tavsiye vermeden önce karşıdaki kişinin sizden daha hassas olabileceğini düşünerek cümle kurmalısınız. Eleştirilerinizi kişinin eksikliklerini üzerinden değil, nasıl daha iyi olabileceği üzerinden yapmalısınız. Yani eleştirileriniz yıkıcı değil yapıcı olmalı. Örneğin “bu kitabı çözemezsin” gibi cümleler yerine “X yayınları senin için daha uygun olabilir” demek daha doğru olacaktır.
Bazen yapıcı eleştiri yapmak isterken de yanlış yönlendirmelerde bulunabilirsiniz. Bunu engellemek için ise konu hakkında bilginiz yoksa ya da emin olmadığınız bir şey varsa bunu açıkça belirtmelisiniz. Bilginiz yokken fikrinizi söylemek yerine bilmiyorum demek emin olun çok daha iyi iletişim kurmanızı sağlayacak.
Akran zorbalığı ile nasıl başa çıkabilirim?
Öncelikle herkesin karakterinin, öğrenme becerilerinin ve hayat şartlarının farklı olduğunun kabul etmek gerek.
Kırıcı yorumlar yapan kişiye karşı bir tavır almak yerine ona neden bu cümlelerin rahatsız edici olduğunu açıklamalısınız. Aksi halde iyi niyetli bir yorum karşısında sert bir tepki verdiğiniz düşünülebilir.
Karşınızdaki kim olursa olsun söylenen şeyi kabul etmeden önce sizin için geçerli olup olmadığını sorgulamalısınız. Başkalarının görüşleri ve fikirleri elbette önemlidir. Ama yine de bir eleştiri duyduğunuzda moralinizi bozup kenara çekilmeyin. Bu fikirlerin olumlu yönlerini kendinizi geliştirmek için kullanmaya çalışın.
Unutmayın, sınava hazırlanmak herkes için çeşitli açılardan zorluklar barındırıyor. Bunu hem kendiniz hem de arkadaşlarınız için daha da zorlaştırmayın. Keyifli bir dönem geçirmeniz dileğiyle.