Mimarlık Bölümü Hakkında Bilinmesi Gerekenler

0
12139

Bu yazımızda mimarlık bölümü ve mimarlık mesleği hakkında sıkça sorulan soruları inceleyeceğiz. Üniversite adayı öğrenciler tarafından sorulan “Mimarlık mesleği nedir?” “Mimarlık bölümü dersleri nelerdir?” “Mimarlık okumak için çizim yeteneği gerekli mi?” gibi sorulara deneyim odaklı yanıtlar vereceğiz. Bu içerik ODTÜ Mimarlık Bölümü mezunu yazarımız tarafından üretilmiştir.

Mimarlık mesleği nedir?

Mimarlık mesleği fiziksel çevrenin üretimini üstlenir, aynı zamanda insanlık tarihinin
en eski mesleklerinden birisidir. Fiziksel çevreden kasıt, içinde yaşadığımız konutlar,
çalıştığımız ofisler, gittiğimiz okullar ve zamanımızı geçirdiğimiz kültür ve spor yapıları gibi yapılardır.

Mesleğin geçmişini antik uygarlıklara ve tarih öncesine kadar takip etmek mümkün. Eski zamanlarda usta-çırak modeliyle eğitimi yapılırken, üniversitenin bir yapı olarak ortaya çıkışından itibaren mimarlık eğitimi formel bir yöne evrildi. Böylelikle Türkiye için 4 yıllık bir müfredatla mimar ünvanı kazanılır hale geldi. Mimarlık, bir yanıyla teknik bir altyapı barındırırken, diğer yanıyla mekân üretimini üstlenmesinden dolayı oldukça yaratıcı bir disiplin.

Vitrivius’un mimarlık üçgeni
Figür 1: Vitrivius’un mimarlık üçgeni

Bir çok farklı mimarlık tanımı mümkün, ancak tarihin en eski mimarlarından biri olan Vitrivius’a göre mimarlık, işlevlilik(utilitas), güzellik(venustas) ve sağlamlığın(firmistas) bir birleşimi.

Mimarlık bölümü nedir? mimarlık dersleri nasıl?

Meslek hakkında bu kısa girişten sonra bölümden bahsedeyim. Türkiye’de sayıları her
yıl artacak şekilde, 100’ün üzerinde mimarlık bölümü her sene yeni öğrenciler kabul
ediyor. Eğitim müfredatları birbirinden oldukça farklı ancak ortak yönleri de yok değil.

Okulların pek çoğunda eğitim sürecinin en önemli parçasını ‘Proje’ dersleri
oluşturuyor. Bu demek oluyor ki, yaparak öğrenmenin ağırlıklı olduğu bir bölüm. Bu
derslerde, siz sınıfları atladıkça ölçeği gitgide büyüyecek ve somutluk seviyesi artacak
şekilde bir mimari tasarım nasıl geliştirilir, bunu öğreniyorsunuz. Bu projelerin içeriği
her üniversitede, hatta bazen üniversitenin içinde derslerini alacağınız farklı öğretim
üyelerinin belirledikleri konulara göre de değişebiliyor.

ODTÜ Mimarlık Bölümü örneği

Örnek vermek gerekirse, ODTÜ Mimarlık Bölümünde birinci sınıf, üç boyutlu düşünme ile birbirleriyle anlamlı ilişkileri olan soyut hacimler tanımlama; ikinci sınıf taşıyıcılar, bölücüler, açıklıklar ve benzeri mimari kavramların aktarılması ile küçük ölçekli ve küçük programlı
mekânları tanımlama; üçüncü sınıf, bağlam, kamusal alan, konut gibi mimarlık
kavramlarının öğretilmesi ile tarihi bir çevrede bir orta ölçekli bir kültür yapısı ile
kentsel bir çevrede bir toplu konut yapısı tasarlama; dördüncü sınıf kentsel mimarlık,
sürdürülebilirlik, peyzaj gibi kavramlar ile bir kentsel tasarım projesi, devamında da
yıllara göre değişen konularda olmak üzere bitirme projesininin yapılmasını kapsıyor.

Projelerde yaratıcı süreç (temsili değil)
Figür 2: Projelerde yaratıcı süreç (temsili değil)

Yaparak öğrendiğiniz bu dersler dışında, aynı zamanda bilgi alanına dair teknik ve
tarihi bilginin aktarılmasını hedefleyen teorik dersler de alıyorsunuz. Bunlardan
teknik olanlar, yapı fiziği ve geometrisi bilgisinin geliştirilmesini hedefleyen Statik,
Mukavemet, Betonarme ve Çelik Yapı dersleri. Çoğu teknik okulda verilen bu
derslerde, kabaca, size okul ve mesleki yaşantınızda yardımcı olabilecek bazı yapısal
hesaplamalar yapmayı öğreniyorsunuz.

Elbette ki, bir inşaat mühendisliği bölümündeki kadar detaylı değil, ancak mesleki yaşantınızda inşaat mühendisleriyle anlaşmanızı kolaylaştırabilecek ve size teknik bir donanım sağlayacak kadar…

Tarihi bilginin aktarılmasını içeren dersler ise adı ve içeriği yine okula göre değişecek şekilde
Mimarlık, Sanat ve Kent Tarihi dersleri. Bu derslerde, tarih öncesinden başlayarak 21.
Yüzyıla yaklaşacak şekilde mimarlığın, sanatın ve bir ölçüde de kentlerin en önemli
kırılma, gelişme ve değişme noktalarını kronolojik bir sırayla keşfetme fırsatı buluyorsunuz. Böylece günümüzü daha iyi anlama, yorumlama, eleştirel bir bakış geliştirme imkanınız oluyor.

ODTÜ Mimarlık Fakültesi plan çizimi, Altuğ ve Behruz Çinici Arşivi
Figür 3: ODTÜ Mimarlık Fakültesi plan çizimi, Altuğ ve Behruz Çinici Arşivi

Mimarlık okumak için çizim yeteneği gerekli mi? çizim dersleri nasıl?

En çok merak edilen konu olduğunu tahmin ettiğim yere geldim: Çizim dersleri. “Çizim
yapmayı biliyor olarak gelmek gerekli mi?” sorusu, mimarlık seçmeyi düşünen çoğu
öğrencinin aklında vardır.

Yanıt, hem evet, hem de hayır. Mimari çizim ve mimari temsil, bildiğimiz anlamda figüratif, soyut ve benzeri resim ve çizim tekniklerinden oldukça farklı.

Bu gibi bazı çizim yeteneklerinizin veya geçmişinizin olması, mimari çizimi de ilk seferinde çok iyi yapabileceğiniz anlamına gelmez. Ancak şu anlama gelir: Belli bir çizim tekniğini öğrenmişseniz, gözleriniz ile eliniz arasındaki koordinasyon daha gelişmiş olacağından, bir diğer çizim tekniği olan mimari çizimi kısa sürede öğrenebilirsiniz.

“Çizim yeteneğim yok!”

Böyle bir geçmişiniz yoksa da, yine öğrenebilirsiniz. Çoğu mimarlık
bölümünde mimari çizim dersleri mevcut. Bu dersler, yine okullara göre değişecek
şekilde el çizimi ve bilgisayar destekli çizim programlarının öğretilmesini içeriyor.
Bunların ödevlerini takip ederken bir yandan da projelerinizi bu derslerde öğrendiklerinizi kullanarak çizmeye çalışırsanız, öncesinde çöp adam seviyesinde bile olsanız, mutlaka bir yere geleceğinizi söyleyebilirim.

Mimarlık mezunu ne yapar?

Bölümde geçirdiğiniz yıllar size belli bir donanım kazandırdı. Ancak ondan sonra ne
yapacaksınız? Seçenekleriniz neler? En temel olarak, kamu kuruluşları ve özel sektör
olarak ikiye ayırmak mümkün. Kamu kuruluşları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür
ve Turizm Bakanlığı gibi bakanlıklar ile belediyeleri ve üniversiteleri kapsar.

Özel sektör ise farklı büyüklüklerde mimarlık ofisleri ve şirketlerini içerir. Bunlarda,
ofislerde proje mimarı olarak çalışabilirsiniz veya şantiyelerde şantiye mimarlığı yapabilirsiniz.

Bunlardan hangisine daha uygun olduğunuz sizin kişilik yapınızla ve hayattan
beklentilerinizle oldukça ilişkili. Buna karar vermek için önünüzde uzun bir zaman
olacak ve bazı durumlarda farklı işleri bir arada yapma şansınız da olabilir.

Örneğin ben, bir yandan uzun vadede üniversitelerde öğrenimin parçası olabilmek için yüksek lisans eğitimime devam ediyorum, ve aynı zamanda bazı mimarlık ofislerine proje
bazlı olarak destek oluyorum. Bir yandan proje yarışmalarına hazırlanıyor, bir yandan
mimarlık dergilerine yazılar yazıyorum.

Tabii, dürüst olmak gerekirse, ‘sana gül bahçesi vadetmedim’ deyişi mimarlık
mezunları için söylenmiş gibi. Diğer bölümlere kıyasla iş bulma süreleri biraz daha uzun ve meşakkatli. İş olanakları ülkelerin ekonomilerinden etkilenmeye oldukça müsait ve bulunduğunuz şehre göre de oldukça değişken imkanlarınız oluyor. Mezun sayılarının yüksekliğinden ötürü rekabet fazla, tam da bu sebepten kendinizi geliştirmeye lisans eğitiminiz bitse de devam etmeniz gerekir.

Mimarlık okuyup başka bir şey yapmak mümkün mü?

Bölüme gelirseniz sıklıkla duyacağınız bir gerçek de şu ki, hiç mimarlık yapmayabilirsiniz. Bölüm size bir mesleğe ek olarak bir yetenek seti de kazandıracak şekilde tasarlanmış durumda. Bu yetenek setiyle, mobilya tasarımcısı, sanatçı, grafik tasarımcı, araştırmacı, editör, yayıncı, yazar ve hatta işletmeci olan bir çok insanla yolum kesişti ve her geçen gün kesişmeye de devam ediyor.

Elbette mimarlık okuyup doktorluk veya mühendislik yapamazsınız, ancak disiplinlerarası veya disiplin dışı çalışmalar yapma imkanınız var. En meşhur örneklerden birisi Türk yazar Orhan Pamuk, İTÜ Mimarlıktaki eğitimi sırasında yazar olmaya karar vermiş. Bölümü
bitirmemiş olsa da, kitaplarının her satırına tesir etmiş mekânsal anlatılar, eğitimden
alacağını almış olduğunu gösteriyor.

Mimarlık okumak istiyorum şimdi ne yapabilirim?

Öncelikle, yeteneğin geliştirilebilir bir şey olduğunu unutmayın. Bu konudaki
endişelerinizi bir kenara bırakın ve öğrenmeye açık olun.

Şu andan itibaren, hazırlandığınız sınavla birlikte, her gün veya her hafta belirli bir süre bu mesleği gerçekten isteyip istemediğinizle ilgili fikir edinmenizi sağlayabilecek araştırmalar
yapmaya ayırın. Örneğin, bu yazıda geçen anlamını bilmediğiniz kelimeler için Google
aramaları yaparak başlayabilirsiniz.

Sonra, bazı mimarlık içeriği üreten internet sitelerine ve yine internette sayılarına erişilebilecek bazı mimarlık dergilerine, boş zamanlarınızda göz atabilirsiniz.

Kitapçıların mimarlık bölümlerindeki kitaplara bakabilirsiniz.

Kütüphanemin mimarlık kitapları kısmından bir fotoğraf
Figür 4: Kütüphanemin mimarlık kitapları kısmından bir fotoğraf

Dışarı çıktığınızda, ve özellikle ilk defa gittiğiniz yerlerde, çevrenize daha dikkatli
bakmaya çalışıp, ‘bu çevrelerin daha iyi ve kaliteli şekilde üretilmesinde rolüm olsun
istiyor muyum?’ sorusunu kendinize sorabilirsiniz. İlginizi çeken yapıların fotoğraflarını çekebilirsiniz.

Hangi üniversitede mimarlık okumalıyım?

Hangi okulun eğitiminin size daha cazip geleceğini bilebilmek için okulların birbirine göre farklılaşan ders programlarını inceleyip, dersler üzerine araştırmalar yapabilirsiniz. Ucu bucağı olmayan bir alana giriş yaptığınızı unutmayın, ve bu adımlarda karşınıza çıkabilecek zorlukları aşmadaki en büyük motivasyonunuz, sürekli olarak öğrenmekten ve üretmekten aldığınız keyif olacaktır. Bu tabii ki, çoğu meslek için geçerli ve çoğu durumda, kendi kişilik yapınızı analiz edip, kendinize ‘hangi zorluğa katlanmayı tercih ederim?’ diye sormanız
gerekiyor.

Mimarlık bölümüne uygun muyum?

Tüm bölümler gibi, mimarlık bölümünün de gerektirdiği bazı özellikler olduğunu
düşünüyorum. Bunlardan ilkler, önceden yapılmamış bir nesneyi üretmeye duyulan
heyecan ve daha önceden yapılmış olanlara duyulan merak. İkincisi, ihtiyaçları
dinleme ve yorumlayabilme kabiliyeti. Üçüncüsü ise yaptığınız işe karşı tarafı ikna
etme becerileriniz.

Mimarlık, diğer sayısal bölümler kadar kesin doğruları ve objektif sonuçları olan bir bölüm değil, bu nedenle ürettikleriniz üzerinden eleştirilmeye ve bunları tartışabilmeye açık olmalısınız. Bunu yaparken her zaman kendinize güvenmeli ama aynı zamanda her yaptığınızdan da titiz bir şekilde şüphe duyuyor olmalısınız. Ayrıca, ‘tasarım bitmez’ sözünü motto edinmeli, zaman yönetimini iyi yapıyor olmalısınız.

İki uçta yaşamanın kesişimi olarak mimarlık
Figür 5: İki uçta yaşamanın kesişimi olarak mimarlık

Mimarlık bölümünü ben neden tercih ettim?

Lisede, tamamı mühendis veya doktor olmak isteyen bir sınıftaydım. Seçeneklerin bu
kadar az gibi görünmesine içten içe isyan ediyordum. Bir gün How I Met Your Mother
dizisiyle tanıştım ve baş karakter Ted Mosby’den etkilendim. Hem üniversitede
verdiği dersleri, hem de dizide çalıştığı ofislerdeki çalışma ortamını ve biçimini çok
etkileyici buldum. Karakter olarak da kendime yakın hissettiğim için, ‘Ben mimar
olabilirim’ dedim.

ODTÜ Mimarlık Bölümüne girerek lisans derecemi aldım. Mesleğimle ilgili hayallerim ve heyecanlarım her geçen gün katlanarak artarken, Ted Mosby karakterini tasarlayan senaristlere bir teşekkür borçluyum. Siz de diziyi izleyebilir veya çevrenizde ulaşabileceğiniz bir mimar varsa onun çalışma ortamını ziyaret ederek gözlem yapabilirsiniz.

Ted Mosby, The Architect
Figür 6: Ted Mosby, The Architect

Bu sayfayı oylayın!

143 puan
Olumlu Olumsuz
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör